Öğleden sonra ,  İzmir Adnan Menderes Havalimanı Dışhatlar da saat 13:40 da buluşuyoruz. ( İzmir Havalimanı transferini bizimle yapacak olan misafirlerimizi saat 12:10 da Kuşadası Candan Tarhan Bul. Yörük Fırını karşısından , 12:40 da Söke tren garı Tariş Market önünden hareket ediyoruz. ) Saat 16:40 da kalkış yapacak olan Sun Express Havayollarına ait Roma uçağı için C.IN işlemlerimizi yapıp , bagajlarımızı verdikten sonra Roma için kalkış yapıyoruz. Saat 17:10 da Roma Fiumicino - Leonardo da Vinci Havalimanına iniş yapıyoruz , pasaport ve valiz işlemlerimizin ardından , bizi bekleyen aracımızla buluşuyoruz ve Roma şehir merkezine doğru hareket ediyoruz. Yaklaşık olarak 19:30 civarında Roma şehir merkezinde alacağımız serbest zamanda dileyen misafirlerimiz akşam yemeklerini yiyebilirler. Konaklamamız Roma da otelimizde.

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından , aracımızla Vatikan'a hareket ediyoruz. Vatikan, Roma’nın sınırları içinde yer alan ve dünyaca ünlü çok sayıda tarihi yapı, müze ve sanat eserlerine ev sahipliği yapan bir şehir devletidir. Aziz Petrus Bazilikası’nın inşası ile temelleri atılan Vatikan yavaş yavaş gelişmiş; Katolik mezhebinin merkezi ve Papa’nın ikamet ettiği yer haline gelmiştir. Benzersiz yapıların ve eserlerin bulunduğu şehir devleti her yıl dünyanın dört bir yanından gelen milyonlarca kişi tarafından ziyaret edilmektedir. Tarihi 4. yüzyıla kadar uzanan Vatikan’da geçmişten günümüze kadar ilk günkü ihtişamını koruyarak gelen çok sayıda yapı ve eser bulunmaktadır. Aziz Petrus Bazilikası, Vatikan Bahçeleri, Sistine Şapeli, Aziz Petrus Meydanı ve Vatikan Müzeleri inşa edildikleri dönemlerden beri tüm heybetleriyle görenleri kendilerine hayran bırakmaktadır. Dünyanın “en küçük ülkesi” unvanına sahiptir. Vatikan'ın Bernini Meydanı'nda , rehberimizden alacağımız bilgiler sonrası , dileyen misafirlerimiz ile Dünyanın en küçük ülkesini geziyoruz. Vatikan ziyaretimizin ardından , yürüyerek Roma şehir merkezine ve Colesseum'a doğru hareket ediyoruz. Kolezyum (Colosseum), Roma tarihinin en ihtişamlı ve en muhteşem yapıtlarından biri. Bu muazzam yapı aynı zamanda dünyanın en büyük amfitiyatrosu. Yapılış amacı, gladyatör dövüşleri, hayvan avı, tiyatro ve eski savaşların temsili gösterilerini yapmak ve halka muhteşem bir eğlence sunmaktı. Beklenildiği gibi de oldu ve Kolezyum halk tarafından fazlasıyla sevildi. Roma’nın tam ortasında MS 70-72 yılları arasında yapımına başlandı ve MS 80 yılında Vespasion’un oğlu İmparator Titus döneminde tamamlandı. 100 gün ve gece süren açılış oyunlarında 5 binin üzerinde hayvan ve yüzlerce insan kurban edildi. 50,000 izleyici kapasiteli olan bu muhteşem yapı yıllar boyunca maruz kaldığı deprem ve yangın gibi doğal afetler yüzünden çok zarar gördü. Ama yine ihtişamı ile bizleri karşılayacak . Burada fotoğraf çekimlerimizi yaptıkdan sonra , İmparatorluk Forum yolundan devam ederken Forum, Roma Belediye Binası, Marcus Aurelius Heykeli, Capitol Müzeleri hakkında bilgi alacağız. Ardından Venedik Meydanı'na gelip, ara sokaklardan İspanyol Merdivenleri, Trevi Aşk Çeşmesi, Piazza Venezia, Vittorio Emanuela Anıtı, Roma Forum, Via Del Corso ve Circus Maximus gezilerimizi tamamlayıp , Aşk Çeşmesine paralarımızı atıp dileklerimizi diledikten sonra alacağımız serbest zamanda , meşhur dondurmasının , pizzanın tadına bakma şansını elde edeceğiz, rehberimizin düzenleyeceği ekstra "Roma'nın Akşam Büyüsü" Gecesi'ne katılma fırsatı sunuyoruz. İtalyan müzikleri eşliğinde, yerel mutfağın lezzetlerini tadacağınız bu keyifli akşam yemeği, Roma’da geçirdiğiniz günü unutulmaz kılacak. Eğlence dolu gecenin ardından otelimize dönüyoruz. Konaklama Roma'daki otelimizde.

Not: Özellikle Vatikan’ın tüm bölümlerini ziyaret edecek misafirlerimizin öncelikli olarak İnternetten biletlerini almaları ve bu gün için gerçekleşecek turdan en geç 1 gün öncesinde bunu Rehberimize belirtmeleri gerekmektedir.

Sabah otelimizde alacağımız keyifli kahvaltının ardından, odalarımızı boşaltıyoruz. Bizi bekleyen konforlu aracımıza yerleşerek, Toskana bölgesinin büyüleyici başkenti Floransa'ya doğru yola çıkıyoruz. Bu tarihi şehir, sanatı, mimarisi ve kültürel mirasıyla tüm dünyaya ilham veren bir hazinedir. Floransa’ya varışımızın ardından, unutulmaz bir görsel şölen yaşayacağımız yürüyüş turumuza başlıyoruz.Turumuzun ilk durağı, 1296-1436 yılları arasında inşa edilen ve Rönesans'ın ilk önemli mimarlık eserlerinden biri olarak kabul edilen, ikonik kubbesiyle tanınan Floransa Katedrali (Cattedrale di Santa Maria del Fiore). Bu görkemli yapı, Floransa’nın simgesi haline gelmiş ve tarihin her döneminde sanatseverleri büyülemiştir. Burada, katedralin eşsiz mimarisini ve ünlü Brunelleschi kubbesini yakından görme fırsatını yakalayacağız. Sonraki durağımız, Avrupa’nın en büyük kütüphanelerinden biri olan İtalya Milli Kütüphanesi. Bu kütüphane, yalnızca büyüklüğüyle değil, barındırdığı sayısız nadir eserle de dikkat çeker. Ardından, Santa Croce Bazilikası'na doğru ilerliyoruz. Fransisken mezhebinin en önemli kilisesi olan bu bazilika, Michelangelo, Galileo, Dante, Machiavelli, Rossini ve Marconi gibi İtalyan dehalarının mezarlarına ev sahipliği yapması nedeniyle “İtalyan Şöhretleri Tapınağı” olarak anılmaktadır. Rehberimizin anlatımlarıyla bu tarihi mekanı keşfederken, aynı zamanda bazilikanın içinde yer alan eşsiz sanat eserlerini de gözlemleyebiliriz. Daha sonra, adeta bir açık hava müzesi gibi heykellerle süslenmiş olan Senyörler Meydanı (Piazza Signoria)'na ulaşıyoruz. Burada, Eski Saray (Palazzo Vecchio)'nun önünde yer alan ünlü Perseus Heykeli başta olmak üzere birçok etkileyici heykeli görme fırsatımız olacak. Bu meydanın büyüleyici atmosferinde dolaşırken, tarihin izlerini adım adım takip edeceğiz. Ardından, Eski Köprü (Ponte Vecchio)'ye doğru ilerliyoruz. Bu köprü, üzerindeki kuyumcularıyla ünlü olup, Floransa’nın en bilinen sembollerinden biridir. Köprünün sunduğu manzaraların tadını çıkararak, Cumhuriyet Meydanı (Piazza Della Repubblica)'na varıyoruz. Sokak sanatçıları, ünlü kafeleri ve şehrin hareketli atmosferiyle dolu bu meydanda serbest zaman veriyoruz. Dilediğiniz gibi gezebilir, alışveriş yapabilir ve bu büyüleyici şehirde unutulmaz anılar biriktirebilirsiniz. Serbest zamanın ardından, Floransa’dan ayrılıp  İtalya'nın simgelerinden biri olan Pisa Kulesi'ni görmek üzere Pisa şehrine hareket ediyoruz. Eğikliği ile dünya çapında ün kazanan bu yapı, sadece şehri değil, aynı zamanda ait olduğu Pisa Katedrali'ni (Cattedrale di Pisa) bile gölgede bırakıyor. Mucizeler Meydanı'nda (Piazza dei Miracoli), rehberimiz eşliğinde Pisa Katedrali, Anıt Mezarlık (Campo Santo) ve San Giovanni Vaftizhanesi gibi diğer önemli yapıları keşfediyor, ardından serbest zamanın tadını çıkarıyoruz. Bu büyüleyici günün ardından Pisa'daki otelimize yerleşiyoruz ve geceyi burada geçiriyoruz.

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından , aramızla hareket ediyoruz. İl durağımız Serravalle Outlet. Ünlü markaların bulunduğu bu outlet de alacağımız sebest zamanın ardından, bizi bekleyen aracımızla buluşuyoruz ve Milano turumuza başlıyoruz.  Ülkenin otomotiv, moda ve aynı zamanda sanat ve lirik opera merkezi olarak da bilinen şehirde yapacağımız yürüyüş turumuza, 15. Yüzyılda Milano Dükü Francesco Sforza tarafından inşa ettirilen Sforza Kalesi’ni görerek başlıyoruz. İtalyan Operasının en ünlü bestecilerinden Verdi’nin son operasını sahnelediği ve dünyanın en büyük ve tanınan opera binalarından La Scala Tiyatrosu’nu, Milano’da 17 yıl geçiren Leonardo Da Vinci Anıtı, Müzesi’ni görüyor ve dünyanın en eski alışveriş merkezlerinden olan, ünlü moda mağazalarına ev sahipliği yapan Vittorio Emanuele II Galerisi’ni ziyaret ediyoruz. Yürüyüş turumuzu, kentin en merkezi meydanı Piazza Del Duomo’da, Avrupa’nın dördüncü büyük katedrali olan Milano Katedralini (Duomodi Milano) görerek tamamlıyoruz. Akşam yemeği ve alışveriş için serbest zaman veriyor ve ardından otelimize yerleşiyoruz. Konaklama Milano'daki otelimiz.

Sabah otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından, Garda Gölü'ne doğru yola çıkıyoruz. Garda Gölü, İtalya'nın kuzeyinde, doğal güzellikleriyle büyüleyen bir cennet köşesi. Bu göl, çevresindeki renkli kasabalar, zeytinlikler ve çiçek tarlalarıyla adeta bir tabloyu andırıyor. Sessiz sakinliği, suyun berraklığı ve etkileyici manzaralarıyla Garda Gölü, bir doğa severin rüyasını gerçekleştiren bir yer. Garda Gölü, her anıyla size sıcak bir İtalyan kucaklaması sunuyor. Sirmione Kalesi diye de bilinen Scaliger Kalesi ilk bizi karşılayacak ve Scaliger Kalesi’ni geçince kasabanın renkli dünyasına adım atacağız hep beraber. Burada daracık sokaklarda , Vittorio Emanuele sokağında keyiflice gezerken çok güzel fotoğraflar çekme imkanımız olacak ve ardından Verona'ya doğru hareket ediyoruz. İtalya'nın kalbinde, antik Roma'nın izlerini taşıyan, tarih ve aşkın buluştuğu büyülü bir şehir: Verona. Adeta bir açık hava müzesi gibi, her köşesi tarih kokan bu şehir, bizleri zamanda bir yolculuğa çıkarmaya davet ediyor. Dünyada, kurulmuş en güçlü devletlerden biri olan Antik Roma İmparatorluğu, M.Ö. 89 yılında Po Vadisi fethettikten sonra Verona’nın da kontrolünü eline geçirmiştir. Fethedilmesinin ardından geçen 40 yılın ardından Roma tarafından kasaba olarak tayin edilen Verona, resmi olarak M.Ö 49 yılında kurulmuştur. Bu tarihten itibaren İtalya’nın köklü şehirlerinden biri olmaya başlayan Verona, uzun yıllar boyunca kuzeyden gelen savaş yanlısı barbarların saldırısı altında kalsa da hiçbir zaman başka bir devletin egemenliği altına girmemiştir. Verona, özellikle Rönesans ve sonrasındaki Barok dönemde kurulan mimari anlayışla inşa edilmiştir. Kentin en önemli tarihi yapılarından bazıları da barok döneminde yapılmış ve günümüzde de varlıklarını sürdürmektedir. Erbe meydanında Roma`daki Colosseum`dan sonra İtalya`nın en büyük ikinci amfi tiyatrosunu görüyoruz. Zenginliğini gösterebilmek için sokaklarını mermer kaplatan Verona alışveriş merkezlerinden geçerek, Dante Alighieri`nin sürgün döneminde yaşadığı sarayı görüyoruz. Verona`yı yöneten aile Scaligero mezarlığını gördükten sonra İngiliz drama yazarlarından William Shakespeare`a ilham vermiş olan Romeo ve Juliet`in doğdukları evi panoramik olarak görüyoruz.Verona'yı gezdikten sonra ve alacağımız serbest zamanın ardından konaklama için otelimize hareket ediyoruz. Konaklamamız Padova'daki otelimizde.

Otelimizde alacağımız kahvaltımızın ardından odalarımızı boşaltarak bizi bekleyen aracımızla, Ortaçağ ve Rönesans dönemi boyunca denizlerdeki en önemli kuvvet olduğu gibi, 13. yüzyıldan 17. yüzyılın sonlarına kadar sanatın ve ticaretin merkezi olan Venedik Cumhuriyeti’nin başkenti, VENEDİK gezimize başlıyoruz. Grand Kanal’a bağlanan kırk beş adet kanal çevresinde kurulu kentte yapacağımız yürüyüş turumuzda, İtalyan Krallığının kurucusu Vittorio Emanuele II Anıtı’nı, Hapishaneye giden mahkumların Venedik manzarasını son bir kez görerek iç geçirdikleri rivayetinden adını alan, Ahlar Köprüsü’nü (Ponte Dei Sospiri), Venedik Cumhuriyeti’nin siyasi merkezi olan Dükler Sarayı’nı (Palazzo Ducale), İtalya’nın en büyüklerinden biri olan Aziz Marko Milli Kütüphanesi’ni (Biblioteca nazionale Marciana) görerek,Venedik’in simgesi San Marko Meydanı’na ulaşıyoruz. Bizans mimarisi sanatının en iyi bilinen örneklerinden biri olan ve içerdiği zengin Bizans mozaikleri nedeniyle “Altın Kilise” olarak bilinen San Marko Bazilikası’nı da gördükten sonra, turumuzu tamamlıyoruz. Arzu eden misafirlerimizle, ekstra olarak düzenlenecek Gondol Gezisinin ardınan merkezde serbest zaman veriyoruz. Serbest zamanın ardından saat 10:45 te tekrar buluşuyoruz ve Venedik Marco Polo havalimanına hareket ediyoruz. İzmir için saat 13:35 de kalkış yapacak olan Sun Express Havayollarına ait uçağımıza C.IN işlemlerimizi yaptıkdan sonra , İzmir için kalkış yapıyoruz. Saat 18:00 da İzmir Adnan Menderes Havalimanına iniş yapacak uçağımızdan gümrük işlemlerimiz ve valizlerimizi aldıktan sonra bir dahaki KUŞADASI TOURS seyahatinde buluşmak üzere iyi dileklerimizle ayrılıyoruz.